KADINCA DÜNYAM
 ÇOCUĞUN KENDİNE GÜVENİNİ ARTIRMAK Uyeolbl6[/url]

Join the forum, it's quick and easy

KADINCA DÜNYAM
 ÇOCUĞUN KENDİNE GÜVENİNİ ARTIRMAK Uyeolbl6[/url]
KADINCA DÜNYAM
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

ÇOCUĞUN KENDİNE GÜVENİNİ ARTIRMAK

Aşağa gitmek

 ÇOCUĞUN KENDİNE GÜVENİNİ ARTIRMAK Empty ÇOCUĞUN KENDİNE GÜVENİNİ ARTIRMAK

Mesaj tarafından MeLiKe C.tesi Ocak 08, 2011 4:07 pm

+
----
-
ÇOCUĞUNUZUN KENDİNE GÜVENİNİ ARTIRMAK İÇİN NELER YAPILMALI?


Anne-babanın çocuğa karsı davranış şekilleri, çocuğun gelişimi açısından büyük önem taşır.

• Anneler çocuklarına çok düşkündür ve birçok konuda Ona kıyamazlar. Hatta bazıları aşırı derecede çocuklarıyla ilgilenirler. Bu durum da "hiç ilgilenmemek" kadar sıkındı doğurur.
• Çocuğun üzerine o kadar çok düşerler ki; farkında olmadan Onun "yaşına uygun gelişiminin" önüne geçmiş olurlar. Çünkü çocuklar bu derece kendisinin yerine bazı şeyleri düşünen ve yapan anne babalar veya başka birisi olduğundan kendileri kabiliyet ve becerilerini kullanmaya gerek duymazlar.

Bebeksi tavır ve hareketlere prim vermemek gerekir.

• Çocuğun yasına uygun olarak kendi başına yemek yemesinden tutun,
• Giyinmesi,
• Okul dersleri
• Ev içerisindeki etkinlikleri gibi bir çok konuda anne babalar onların yasma uygun yapabilecekleri noktalarda gereksiz yere devreye girerek çocuğun hem psikolojik olarak hem kabiliyet olarak uygun atılımları yapmalarını engellerler.
• Bu nedenle anne babalar çocuklarının normal gelişimini sağlamak için en başta onların yaşlarına uygun davranmaları
• Çocukları yerine bir çok davranışı üstlenen ve onların yasına uygun sorumluluklar almasını sağlayamayan anne-babalar, çocuklarına iyilik yaptıklarını zannetmelerine karsın; onların kabiliyet ve becerilerini kısıtladıklarından onlara en büyük kötülüğü yapmaktadırlar.
• Bunu şu hikâyemiz çok güzel yansıtmaktadır;



Bir gün, kırlarda gezintiye çıkan bir adam, kenara oturduğu otlardan birinin dalında , küçük bir kozanın varlığını fark etti. Koza ha açıldı ha açılacak gibiydi.


Adam, bunun bir kelebek kozası olduğunu tahmin ediyordu. Böyle bir fırsat bir daha ele geçmez diye düşündü ve bir kelebeğin dünya yüzü gördüğü ilk dakikalara şahit olmak istedi.


Dakikalar dakikaları kovaladı, saatler geçmeye başladı, ama henüz kelebeğin küçük bedeni o delikten çıkmadı. Sanki kelebeğin dışarı çıkmak için çaba harcamaktan vazgeçmiş olabileceğini düşündü.


Sanki kelebek elinden gelen her şeyi yapmış da , artık yapabileceği bir şey kalmamış gibi geldi ona. Bu yüzden , kelebeğe yardımcı olmaya karar verdi: cebindeki küçük çakıyı çıkarıp kozadaki deliği bir cerrah titizliğiyle büyütmeye başladı.


Böylece , bir-iki dakika içinde kelebek kolayca dışarı çıkıverdi. Fakat bedeni kuru ve küçücük , kanatları buruş buruştu. Adam kelebeği izlemeye devam etti; çünkü kanatlarının her an açılıp genişleyeceğini ve narin bedenini taşıyacak kadar güçleneceğini umuyordu.


Ama bunlardan hiçbiri olmadı. Kelebek, hayatının geri kalanını, kurumuş bir beden ve buruşmuş kanatlarla yerde sürünerek geçirdi. Ne kadar denese de , asla uçamadı.


Adamın bütün iyi niyetine ve yardımseverliğine rağmen anlayamadığı şey , kozanın kısıtlayıcılığını ve buna karşılık kelebeğin daracık bir delikten dışarı çıkmak için gereken çabanın , Allah'ın kelebeğin bedenindeki sıvıyı onun kanatlarına göndermek ve bu sayede kozanın kısıtlayıcılığından kurtulduğu anda onun uçmasını sağlamak için seçtiği bir yol olduğuydu.


Bu gerçeği öğrendiğinde , hayat boyu unutamayacağı bir şey de öğrenmişti: Bazen , hayatta tam olarak ihtiyaç duyduğumuz şey , çabalardır. Eğer Allah , hayatta herhangi bir çaba olmadan ilerlememize izin verseydi , o zaman , bir anlamda sakat kalırdık . Olabileceğimiz kadar güçlenemezdik o zaman . Ve asla uçamazdık...
MeLiKe
MeLiKe
ADMİN
ADMİN

Mesaj Sayısı : 73
Kayıt tarihi : 07/01/11
Yaş : 42

http://kadincadunyam.benimforum.org

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz